EV İLE İLGİLİ DEYİMLER

EV AÇMAK
1) Ayrı bir eve yerleşmek, ayrı bir eve geçmek;
2) Evlenmek.

EV BARK YIKMAK
Karı kocayı birbirinden ayırmak: “Bir kızı vardı ki dünyanın bütün kusurları bir araya gelse onun kadar ev bark yıkamazdı.” -P. Safa.

EV BOZMAK
1) Karı koca ayrılmak;
2) Karı kocanın ayrılmalarına sebep olmak.

EV EV DOLAŞMAK (GEZMEK)
Her eve uğrayarak dolaşmak.

EV TUTMAK
Ev kiralamak: “Annemden kalma bir evim vardı. Onu rehine koyarak bir ev tuttuk.” -Ö. Seyfettin.

EVCİ ÇIKMAK
Tatil günlerinde okul, kışla vb.nden eve gelmek.

EVDE KALMAK
Kızın evlenme çağı geçmiş olmak: “Hiç evlenmeyen kız olur muymuş, evde kalmış mı dedirtecen kendine?” -E. Işınsu.

EVE ÇIKMAK
1) Aileden ayrılıp ayrı bir evde oturmak;
2) Öğrenci yurttan ayrılıp ev kiralayarak yaşamak: “Öğrencilerin bir bölümü, ilk yılı yurtta geçirse bile ikinci yıldan başlayarak eve çıkmayı yeğler.” -A. Cemal.

EVİN BAĞLAMAK
Ürün tanelenmek, tane bağlamak, olgunlaşmak.

EVLERDEN IRAK (UZAK)
Ölüm veya kötü bir durumdan söz edilirken dinleyenlerin aynı durumla karşılaşmamalarını dilemek için söylenen bir söz: evlerden ırak, dağ gibi delikanlı iki günde devrildi gitti.

EVLERE ŞENLİK
Alay beğenilmeyen, olumsuz karşılanan bir durum, bir davranış karşısında söylenen bir söz.

KIRK EVİN KEDİSİ
Birçok eve girip çıkan (kimse).

TOK EVİN AÇ KEDİSİ
Gereksinimi olmadığı hâlde açgözlülük eden

KIRK EVİN KEDİSİ
Birçok eve girip çıkan (kimse).